İstanbul Kuzey Klinikleri Dergisi

Primer perkütan koroner girişim uygulanan ST segment yükselmeli miyokard infarktüsü hastalarında kontrast madde kaynaklı nefropatiyi öngörmede tiyol düzeylerinin rolü. [North Clin Istanb]
North Clin Istanb. 2019; 6(3): 210-218 | DOI: 10.14744/nci.2018.72335  

Primer perkütan koroner girişim uygulanan ST segment yükselmeli miyokard infarktüsü hastalarında kontrast madde kaynaklı nefropatiyi öngörmede tiyol düzeylerinin rolü.

Ahmet Korkmaz1, Burcu Özyazgan1, Arzu Kösem2, Ozgul Ucar Elalmis1, Umit Guray1, Mehmet Ileri1, Salim Neselioglu3, Ozcan Erel3
1Ankara Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesi, Kardiyoloji Kliniği.
2Ankara Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesi, Biyokimya Kliniği.
3Yıldırım Beyazıt Üniversitesi Tıp Fakültesi, Biyokimya Kliniği

GİRİŞ ve AMAÇ: Kontrast nefropatisi (KN) tanısal veya girişimsel işlemlerde intravasküler kontrast maddelerin uygulanmasından kaynaklanabilen sık bir komplikasyonudur. Son çalışmalarda, tiyol-disülfit oranının yeni bir oksidatif stress belirteci olduğu bildirilmiştir. Bu nedenle, primer perkütan koroner girişim (PKG) uygulanan ST segment yükselmeli miyokard enfarktüsü (STYME) hastalarında KN öngörülmesinde tiyol düzeylerinin rolünü araştırdık.
YÖNTEM ve GEREÇLER: Çalışmaya toplam 302 hasta dahil edildi.KN, bazal ile karşılaştırıldığında serum kreatinin konsantrasyonunda ≥0.5 mg / dL'lik bir artış veya işlemden sonraki ilk 48-72 saat içerisinde göreceli artışın >% 25 olması şeklinde tanımlandı.Tiyol düzeyleri ile KN arasındaki ilişkiyi değerlendirmek için hastalar KN+ grubuna ve KN - grubuna ayrıldı.
BULGULAR: KN 44 (% 15) hastada gelişti. Native tiyol (274.8 ± 84.7 μmol / L vs 220.8 ± 97.1 μmol / L, p = 0.001) ve toplam tiyol (305.4 ± 89.7 μmol / L vs 260.1 ± 102.1 μmol / L, p = 0.009) düzeyleri, KN olmayan gruptaki hastalarda daha yüksekti. Disülfid (15.8 ± 6.6 μmol / L vs 19.6 ± 8.4 μmol / L, p = 0.002) düzeyleri ve ortalama disülfid / toplam tiyol oranları (8.4 ± 3.7'e karşı 5.9 ± 3.1, p = 0.001) KN' li hastalarda daha yüksekti. Tek değişkenli analizde; başvuru native tiyol, toplam tiyol, disülfid seviyeleri ve disülfid / toplam tiyol oranı, KN gelişiminde prognostik öneme sahipti. Çok değişkenli regresyon analizinde sadece disülfid / toplam tiyol oranı (OR = 1.190;% 95 CI, 1.090-1.300; p = 0.001) KN ile anlamlı ve bağımsız olarak ilişkiliydi.Başvuru disülfid / toplam tiol oranı için 7 kesme değerinin primer PKG uygulanan STYME hastalarında KN tahmininde, sensitivitesi% 68.2, özgüllüğü% 79.8 idi.
TARTIŞMA ve SONUÇ: Sonuçlarımız, primer PKG uygulanan STYME hastalarında tiyol / disülfid dengesinin KN için iyi bir biyokimyasal risk belirleyicisi olabileceğini düşündürmektedir.

Anahtar Kelimeler: Kontrast nefropatisi, tiyol düzeyleri, akut miyokard enfarktüsü


The role of thiol levels in predicting contrast-induced nephropathy in patients with ST-segment elevation myocardial infarction who underwent primary percutaneous coronary intervention

Ahmet Korkmaz1, Burcu Özyazgan1, Arzu Kösem2, Ozgul Ucar Elalmis1, Umit Guray1, Mehmet Ileri1, Salim Neselioglu3, Ozcan Erel3
1Department of Cardiology, Ankara Numune Training and Research Hospital, Ankara, Turkey
2Department of Clinical Biochemistry, Ankara Numune Training and Research Hospital, Ankara, Turkey
3Department of Clinical Biochemistry, Yildirim Beyazit University Faculty of Medicine, Ankara, Turkey

INTRODUCTION: Contrast-induced nephropathy (CIN) is a common complication of diagnostic or interventional procedures that may arise from administration of intravascular contrast media. Recent studies have reported the thiol-disulfide ratio as a novel oxidative stress marker. Therefore, we investigated the role of thiol levels in predicting CIN in patients with ST-segment elevation myocardial infarction (STEMI) who had undergone primary percutaneous coronary intervention (PCI).
METHODS: A total of 302 patients were enrolled in the study. CIN was defined as an increase in serum creatinine concentration ≥0.5 mg/dL compared with the admission value or a >25% relative rise during the first 48–72 hours after the procedure. To evaluate the relationship between thiol levels and CIN, the patients were divided into a CIN group and a non-CIN group.
RESULTS: CIN occurred in 44 (15%) patients. Native thiol (274.8±84.7 μmol/L vs. 220.8±97.1 μmol/L, p=0.001) and total thiol (305.4±89.7 μmol/L vs. 260.1±102.1 μmol/L, p=0.009) levels were higher in patients within the non-CIN group. Disulfide (15.8±6.6 μmol/L vs. 19.6±8.4 μmol/L, p=0.002) levels, and mean disulfide/total thiol ratios (8.4±3.7 vs. 5.9±3.1, p=0.001) were higher in patients with CIN (+) group. In univariate analysis, the initial native thiol, total thiol, disulfide levels, and disulfide/total thiol ratio were found to have prognostic significance in the development of CIN. In the multivariate regression analysis, only the disulfide/total thiol ratio (OR=1.190; 95% CI: 1.090–1.300; p=0.001) was significantly and independently associated with CIN. The cutoff value of the disulfide/total thiol ratio to predict CIN on admission in patients with STEMI who underwent primary PCI was 7, with a sensitivity of 68.2% and a specificity of 79.8%.
DISCUSSION AND CONCLUSION: Our results suggest that thiol/disulfide homeostasis could be a good biochemical risk marker for CIN in STEMI patients who underwent primary PCI.

Keywords: Acute myocardial infarction, contrast-induced nephropathy; thiol levels.


Ahmet Korkmaz, Burcu Özyazgan, Arzu Kösem, Ozgul Ucar Elalmis, Umit Guray, Mehmet Ileri, Salim Neselioglu, Ozcan Erel. The role of thiol levels in predicting contrast-induced nephropathy in patients with ST-segment elevation myocardial infarction who underwent primary percutaneous coronary intervention. North Clin Istanb. 2019; 6(3): 210-218

Sorumlu Yazar: Ahmet Korkmaz, Türkiye


ARAÇLAR
Tam Metin PDF
Yazdır
Alıntıyı İndir
RIS
EndNote
BibTex
Medlars
Procite
Reference Manager
E-Postala
Paylaş
Yazara e-posta gönder

Benzer makaleler
PubMed
Google Scholar