The effectiveness and timing of probing for the treatment of congenital nasolacrimal duct obstructionNeslihan Zengin1, Mehmet Özgür Zengin21Department Of Pediatrics, Behçet Uz Children 2Department Of Ophthalmology, Izmir University Faculty Of Medicine,Izmir, Turkey
OBJECTIVE: To evaluate the efficacy of probing in patients with congenital nasolacrimal duct obstruction and to evaluate the success rate among age groups. METHODS: The charts of patients who underwent probing for congenital nasolacrimal duct obstruction between 2010 and 2012 were retrospectively reviewed. Patients’ ages at the time of probing, the presence of watering complaints and epiphora, and fluorescein dye disappearance test results after the procedure were recorded. Postoperative follow up, safety and efficacy were evaluated according to age groups. RESULTS: Eighty-four patients (46 girls (55.0%), 38 boys (45.0%)) diagnosed as congenital nasolacrimal duct obstruction were included in the study. The mean age of patients was 16.4 months (12-34 month) and mean follow up was 10.4 months (6-18 months). Probing was performed to both eyes in 21 patients, i.e. to 66 eyes in total. Forty-six patients were between 12 and 24 months, and 38 patients were over 24 months. By probing, success was achieved in 78 of 105 eyes (74.3%). According to the age group, success rate of probing was 86.7% (52 of 60 eyes) in patients between 12-24 months and 57.7% (26 eyes of 45) in those over 24 months. No complications were noted during follow-up. CONCLUSION: Probing is an effective treatment for congenital nasolacrimal duct obstruction in cases not improving with conservative treatment in the early age group. As the age increases, the chance of success decreases, thus the application should not be delayed.
Keywords: Congenital nasolacrimal duct obstruction, probing
Doğumsal nazolakrimal kanal tıkanıklığı tedavisinde sondalama yönteminin etkinliği ve zamanlamasıNeslihan Zengin1, Mehmet Özgür Zengin21Behçet Uz Çocuk Hastalıkları Eğitim Ve Araştırma Hastanesi,Pediatri Kliniği, İzmir 2İzmir Üniversitesi Tıp Fakültesi, Göz Hastalıkları Anabilim Dalı, İzmir
AMAÇ: Doğumsal nazolakrimal kanal tıkanıklığı (DNLKT) olan hastalarda sondalama tedavisinin etkinlik ve yaş gruplarına göre başarı oranlarını değerlendirmek. YÖNTEMLER: Bu çalışmada, DNLKT nedeni ile 2010-2012 yılları arasında sondalama işlemi uygulanan hastaların kayıtları retrospektif olarak incelendi. Hastaların sondalama yapıldığı zamandaki yaşı, işlem sonrası sulanma şikayetinin durumu, epiforanın varlığı ve floresein kaybolma testinin sonuçları not edildi. Ameliyat sonrası dönemde işlemin başarısı ve komplikasyonlar yaş gruplarına göre değerlendirildi. BULGULAR: Doğumsal nazolakrimal kanal tıkanıklığı tanısı alan 46 kız (%55.0), 38 erkek (%45.0) toplam 84 hasta çalışmaya alındı. Olguların yaş ortalaması 16.4 ay (12-34 ay) ve ortalama takip süresi 10.4 ay (6-18 ay) idi. Yirmi bir olguda her iki gözüne olmak üzere toplam 105 göze probing uygulandı. Olguların 46’sı 12-24 ay arasında, 38'i 24 aydan büyüktü. Sondalama ile 105 gözün 78’inde (%74.3) başarı sağlandı. Yaş gruplarına göre değerlendirildiğinde sondalama ile başarı oranı, 12-24 ay grubunda %86.7 (60 gözün 52'si), 24 ayın üzerindeki hastalarda ise %57.7 (45 gözün 26'sı) olarak saptandı. Olguların hiçbirinde takip süresi boyunca herhangi bir komplikasyon izlenmedi. SONUÇ: Konservatif tedavi ile hayatın ilk yılında düzelmeyen doğumsal nazolakrimal kanal tıkanıklığı olguları için sondalama işlemi erken yaş gruplarında etkili bir tedavi şeklidir. Hastanın yaşı arttıkça başarı şansı azalacağı için uygulamada geç kalınmaması gerekmektedir.
Anahtar Kelimeler: Doğumsal nazolakrimal kanal tıkanıklığı, sondalama
Neslihan Zengin, Mehmet Özgür Zengin. The effectiveness and timing of probing for the treatment of congenital nasolacrimal duct obstruction. J Behcet Uz Child Hosp. 2014; 4(2): 123-127
Corresponding Author: Mehmet Özgür Zengin, Türkiye |
(24 accesses)
(1835 downloaded)
|
|